Günümüzde çok yaygın bir şekilde olan fazla kilolar nedeniyle ortaya çıkan obezite birçok hastalığı kendisiyle birlikte getirmektedir. Bu hastalığın bilimsel olarak birçok ortaya çıkma nedeni vardır. Kanserin tetikleyicisi olarakta bilinen obezite, DSÖ tarafından en riskli en kötü hastalıklar listesine alınan bir hastalıktır.
Obeziteyi tetikleyen birçok faktör olsa bile bunlardan en etkilileri günümüzün teknolojisiyle artan telefon ve bilgisayar bağımlılığı insanı saatlerce hareketsiz bırakıyor. Buda obeziteyi kaçınılmaz yapıyor. Genetik özelliklerle beraber çevresel etkenler, kültür, hareket etme ve beslenme alışkanlıklarının kötü yönde değişmesi obezitenin toplum genelinde daha sık görülme oranını artırır. Yaşam kalitesini oldukça olumsuz etkileyen, insan vücudunda bulunan yağ oranının çok yüksek miktarda artması ile obezlik meydana gelir.
Ülkemizde de son 25-30 yıldır yüksek oranda gözlemlenen ve birçok kronik hastalığa da yol açan ciddi hastalıktır. Ancak diyet ve egzersiz yapılmasına karşın hala kilo verilemiyorsa altında yatan sebepler vardır. Kilo vermeyi çok zorlaştıran birçok faktör bulunmaktadır. Kilo verememe nedenleri nelerdir? Kilo verememenin özel birçok nedeni bulunmaktadır bu sebeplerden bazıları şunlardır.
Genetik Yatkınlık
Dirençli kilo olarak da bilinen bir türlü kilo verememenin altında yatan sebeplerden biri genetik yatkınlık olabilir. Kişinin ailesinde çok fazla kilolu kişi veya kişiler varsa veya ailede kilo verme hızı çok yavaş kişiler varsa kilo verememe sebebiniz genetik olabilir. Vücut kitle endeksi göz önüne alınarak yapılan çalışmalara göre birinci derece akrabalarında aşırı kilo, obezite ya da sürekli kilo verememe problemi olan kişiler, toplum genelinden birçok kat daha fazla kilo verememe durumu ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Beslenme alışkanlıkları üzerinde birçok etkisi olan genlerde yağ ve karbonhidrat depolanması ile ilgili bozukluk, rahatlama mekanizması olarak kullanılan iştahı açan ve kişiyi yemek yemeye sevk eden nedenler, beslenme yeri tarafından enerji depolarının değişmesindeki ve düzeltilmesindeki anormallikler olabilir.
İzleyin: “Az yiyorum ama zayıflayamıyorum”un 7 nedeni
Menopoz Dönemi
İlerleyen yaş ile birlikte ortaya çıkan östrojen ve progesteron hormonu salgılarının azalması ve menstrüasyonun tamamen sona ermesi sonucunda ortaya çıkan ve oldukça doğal bir süreç olan menopoz döneminde, vücudun genel olarak ihtiyaç duyduğu enerji miktarında gözle görünür bir azalma olur. Bazal metabolik hızın çok fazla düşmesine neden olabilen östrojen yapısındaki düşüşün yaşandığı bu dönemde vücutta yağlanma artar ve besin ihtiyacı da değişir. Kilolardan bir türlü kurtulamama sorunu menopoz döneminde sıklıkla görülen bir şikayettir. Bu yüzden insanlar bu sorundan kurtulmak için araştırmalar yapmaktadırlar.
Polikistik Over Sendromu
İnsan yüzünde ve vücudunda sivilce, tüylenme, adet düzensizliği ya da adet yokluğu, kilo alma ve kısırlık belirtileri ile görülen kronik bir endokrin rahatsızlığı olan polikistik over sendromu birçok insanda fazla kilolardan kurtulmayı oldukça zorlaştırır. Bu hastalık sürecinde diyetisyeninizin veya doktorunuzun verdiği egzersiz programına uyum sağlamakta oldukça zorlanabilirsiniz egzersiz hareketlerinden uzak kalırsınız.
Buna bağlı olarak vücutta bulunan yağ oranı artar. Bu da bu hastalığın hem sebebi hem de buna bağlı olarak hormonların dengesizliğini oluşturabilir. Bu sebepten ötürü kendi diyetisyeniniz ya da doktorunuz tarafından size özel hazırlanan beslenme programını takip etmeniz oldukça önemlidir.
Hormonal Düzensizlik
Vücudunuzun sağlıklı ve düzgün bir şekilde çalışmasında önemli bir rolü bulunan hormonlar, insan vücudunun içindeki organların birlikte uyum içinde çalışmalarını ve birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlayarak insan vücudundaki pek çok sistemi dengede tutabilen maddelerdir. Progesteron, ostrojen, prolaktin, kortizol, aldesteron, ACTH ve büyüme hormonları gibi farklı kimyasalların bir ya da birkaçının çok veya az işlemesi fazla kilolarınızdan kurtlulmayı yavaşlatabilir. Tiroit bezi, dinlenme durumundaki metabolizmanın harcadığı kaloriyi düzenler.
Hipotiroidi ile birlikte insanın metabolizması yavaşladığı için karbonhidratların parçalanması ile birlikte kandaki şekerin insan hücresine girmesi oldukça zorlaşır. İnsülinin insan vücudunda depolanmasına sebep olabilen bu durum sadece fazla kilolardan kurtulmayı zorlaştırmakla kalmaz bu durum ile birlikte daha fazla kilo alımına sebep olabilir. Pankreas bezinin fazla çalışmasına sebep olan vücuttaki insülin direnci, bir zaman sonra insan vücudundaki pankreas bezinin yorulmasına neden olmaktadır ve açlık ataklarını beraberinde getirebilmektedir.
Doktorunuzun size uygun diyet ve egzersiz programı hazırlamasına rağmen kilo verme ile ilgili problem yaşıyorsanız hormonal kökenli bir probleminizde olabilir. İlk olarak metabolizma ve endokrinoloji hastalıkları doktoruna gitmeniz gerekir. Doktorunuzun sizin için gerekli gördüğü durumlarda kan tahlili yaptırarak hormonal bir probleminiz olup olmadığına bakılmalıdır.
Eğer testin sonucunda kan değerleriniz olması gereken aralığın üstünde ya da altında ise doktorunuzun önerdiği tedaviyi gözden geçirmeli ve bir diyetisyene giderek size özel olarak bir sağlıklı beslenme programları oluşturmasını istemelisiniz. Vücut kitle endeksinize ve beslenme alışkanlıklarınıza göre doktorunuzun sizin için hazırladığı özel diyet programını uygularken, vücut tipinize, kondisyonunuza ve yaşınıza uygun bir egzersiz programı da tedavinize destek olacaktır.
İnsülin Direnci
Basit bir şeker olarak bilinen taze ve kuru meyveler, bal, ambalajlı meyve suları ve gıdalar, patates, işlem görmüş yiyecekler, pirinç ve beyaz un ile yapılan bolca karbonhidrat bulunan hamur işi ve ekmek tüketilmemelidir tüketilmesi minimum düzeye indirilmelidir. Gün içerisinde her 2 ile 3 saatte bir olacak şekilde çok sık bir şekilde beslenilmelidir.
Depresyon
Stresle birlikte çıkan bu hastalık insanları yemek yemeye sürüklüyor bu yüzden birçok insan bu dönemde diyetini bozuyor veya fazla yemek tüketerek ideal kilosunun üzerine çıkıyor. Bu sebepten ötürü insanlar bu döneminde kendilerine daha dikkat etmeli ve diyetine son derece titiz bir şekilde devam etmelidir. Hiçbir zaman diyetinizin amacını unutmamalısınız bu istikrar ve başarı eğer kilo vermenizi engelleyen bir hastalığınız yoksa sizi amacınıza ulaştıracaktır.
Hipotiroidi
Hekiminiz tarafından reçete ile size verilen ilaçların kullanımının birlikteliğinde bol su ve lif tüketilmelidir. Bu hastalarının vücutları ödem oluşmasına oldukça müsait olduğu için turşu ve tuz, tuzlu zeytin, tuzlu peynir tuzlu yemekler gibi tuz içen besinlerden uzak durulmalıdır.
Bu hastalıklara sahip değilseniz ve kilo veremiyorsanız büyük ihtimalle doktorunuzun veya diyetisyeninizin verdiği zayıflama programına tam anlamıyla uymuyorsunuzdur veya diyetisyeninizin önerdiği egzersiz programını tam anlamıyla uygulamıyorsunuzdur.
Valla pes ettim. ilk ay biraz kilo verdim. Sonra sonuç sıfır.